8 Ağustos 2015 Cumartesi

Dark Places

  Son zamanlarda çok fazla film izleyemedim. Daha çok dizi izlediğim için film izlemeye çok fırsatım olmuyor. Aslında uzun zamandır beni heyecanlandıracak film bulamıyordum. Ta ki Dark Places filmini görene kadar. İyi film için iyi hikaye , iyi yönetmen , iyi kurgu ve iyi oyuncular gerekir. Dark Places benim için iyi bir film.




Libby Day'in ailesinin Kansas şehrindeki bir çiftlikte vahşi ve acımasız bir şekilde katledilmesiyle başlıyor. Yalnızca beş yaşında olan Libby, Ocak ayının ölümcül kar fırtınasının ortasında, bir şekilde buradan kaçıp kurtulmayı başarır. Ancak bu bir kurtuluş değildir. Zira yolda başından geçen çeşitli hazin olaylar ve talihsizlikler bir türlü hayatından silinmez. En sonunda medyanın baskısından kurtulamayarak ailesinin ölümüne dair talihsiz bir beyanatta bulunmak zorunda kalır. Aradan 25 yıl geçer ve bu süreçte her günü talihsiz geçmişini unutmaya çalışarak geçer. Ta ki Kill Club isimli, gizemli suç olaylarını araştıran gizli bir topluluğu keşfene dek... Şimdi geçmiş anıları tekrar canlandırmanın ve ailesinin başına gelen katliamı çözmenin zamanı gelmiştir. 





Film tam bir gizem filmi. Sürekli ip uçlarıyla gerçeğe ulaşmaya çalışırken buluyorsunuz kendinizi. Ve sonuna kadar tam olarak gerçeğe ulaşmış sayılmıyorsunuz. Filmin en güzel tarafıda ters köşe yapma kaygısı taşımaması. Hikaye son derece iyi bir kurguyla anlatılmış. Bazen isimleri karıştırıp bu kimdi ya diye kendinize sorsanızda ismi geçen kişiler hemen sonra hikayeye dahil oluyor. Şimdiden uyarmalıyım bi elinizde telefon bi elinizde bilgisayarla bu filmi izleyemezsiniz. İzlesenizde zevk alamazsınız. Çünkü her diyalog sizi gerçeğe biraz daha yaklaştırıyor. Bu arada muhteşem oyuncu kadrosu var.




Belkide uzun zamandır böyle bi film izlemediğim için bu kadar heyecanlandım ama beğeniceğinizi umuyorum. Bu filme puanım 8.










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder